KÜRESEL TARIM VE GIDA SEKTÖRÜ 2022 YILINA SAVAŞ ŞOKUYLA BAŞLADI
Türkiye ve dünya salgınla bozulan arz talep dengesi, tedarik zinciri ve bu durumun doğrudan tarım ve gıda sektörlerine etkisinden çıkamamışken, tarım ve gıda sektörü 2022 yılının ilk aylarında patlak veren Rusya Ukrayna Savaşı ile bir kez daha sarsıldı.
Önce bölgesel işgal olarak değerlendirilen Rusya- Ukrayna krizi Kiev’e düşen bombaların ardından acı yüzünü bir kez daha ortaya koydu.
Savaş Rusya- Ukrayna savaşı olmaktan çok, Batı ve Rusya savaşına dönüştü. Bu süreçte karşılıklı ekonomik ve sosyal tüm ambargolar küreselde salgın sürecinde fitillenen ekonomik krizi derinleştirdi.
İki tarım ülkesinin savaşı küresel tahıl krizini alarm seviyesine çıkardı, bu ülkelerden tahıl ithalatı yapan başta AB, Türkiye ve üçüncü dünya ülkeleri olmak üzere birçok ülke bu durumdan olumsuz etkilendi.
Belarus savaşın başlamasıyla gübre üretimini durdurunca gübre fiyatları yükseldi, petrol fiyatları 10 yılın zirvesini gördü, Rusya, Avrupa’ya gaz gönderdiği en büyük boru hattı Kuzey Akım 1’den doğalgazı kesti, Avrupa’da büyük bir enerji krizi patlak verdi.
Özetle savaş, gıda enflasyonunun gıda milliyetçiliğine; enerji krizinden ekonomik krize hatta küresel resesyona kadar birçok olumsuzluğu da beraberinde getirdi. Et ve et ürünleri, süt ve süt ürünleri ve şeker zammıyla başlayan 2022 yılında temel gıda ürünlerindeki zamlar yıl boyunca devam etti.
TARIM VE ORMAN BAKANI BEKİR PAKDEMİRLİ GÖREVDEN ALINDI
Savaşın başlamasıyla milli güvenlik, boğazlar, uluslararası strateji kadar tarımın da konuşulduğu çok kritik süreçte, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile 10 Temmuz 2018’de göreve atanan sistemin ilk Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 4 Mart’ta bir gecede Cumhurbaşkanlığı kararıyla görevden alındı.
Pakdemirli’nin yerine Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan boşalan koltuğa Vahit Kirişci atandı. Yaptığı açıklamalarla kamuoyunda büyük tepki çeken Pakdemirli’nin görevden alınmasıyla, Pakdemirli’nin hayata geçirdiği birçok proje de rafa kalktı.
AYÇİÇEĞİ YAĞI BULUNAMAYACAK KORKUSUYLA MARKET RAFLARI YAĞMALANDI
Rusya- Ukrayna savaşı ham ayçiçeği yağının tonu 1400 dolardan 2 bin doların üzerine çıkardı. Dünyanın en büyük ayçiçeği ithalatçısı olan Türkiye, bu ithalatı da ağırlıklı olarak Ukrayna ve Rusya’dan gerçekleştiriyordu.
Savaşın başladığı ilk günlerde Rusya, Azak Denizi’nde Türkiye’ye ait yağ taşıyan 15-16 geminin çıkışına izin vermeyince Türkiye’nin ham yağ ithalatı büyük oranda durmuş oldu.
Bunun ardından Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği, Ticaret Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğü’ne yazı yazarak stoklarda en fazla mart sonu, nisan ortasına kadar yetecek kadar yağ kaldığını, Rusya’nın, ithalat gemilerine izin vermesi için Dışişleri Bakanlığı ve Rusya Büyükelçiliği nezdinde acil girişimde bulunulmasını istedi.
BYSD Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil’in, “birkaç haftalık yağ stokumuz kaldı” açıklamasının ardından marketlere akın eden vatandaşlar adeta rafları yağmaladı. Bir taraftan zincir marketlerin fiyat yükseltip yağları depolarda stokladığı konuşulurken, diğer yandan vatandaşlar da yağ bulunmayacak ve fiyatlar yükselecek kaygısıyla imkanları ölçüsünde evlerinde stokladı.
Yağ da stok açıklamasına karşı açıklama olarak, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, ayçiçeği yağı stoklarına ilişkin tartışma konusunda Türkiye’ye operasyon çekildiğini söylemişti. Özetle ayçiçeği yağında stok konusu gündemi epeyce meşgul etti. Nihayetinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın devreye girerek Rusya Devlet Başkanı Putin’i araması sonucu, Azak Denizi’nde bekletilen 30 yağ gemisinin Türkiye’ye gitmesi için talimat verildi ve Azak Denizi’nden gelen yağ yüklü gemileri alkışlarla karşıladık.
SAVAŞ SEBEBİYLE BAZI TARIM ÜRÜNLERİ İHRACATI KISITLANDI AMA İTHALAT DEVAM ETTİ
Savaşın başlamasıyla birlikte “Türkiye bir gıda krizi yaşar mı?” sorusu günlerce tartışıldı. Yaşanılan olağanüstü durumdan dolayı Tarım ve Orman Bakanlığı, savaş öncesinde Türkiye’de gıda arz güvenliğinin sağlanması ve gıda ürünlerine erişiminde sorun yaşanmaması amacıyla zeytinyağı, fasulye ve kırmızı mercimek ihracatına kısıtlama getirmişti. Daha sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Hazine ve Maliye Bakanı Nebati, stokların yeterli olduğunu söylediği, ayçiçeği yağına da savaş gerekçe gösterilerek Tarım ve Orman Bakanlığı’ndan ihracat yasağı geldi.
Ayçiçeği yağının yanı sıra soya yağı, ayçiçeği tohumu, aspir, pamuk tohumu yağları, rep, kolza ve hardal yağı, mısır yağı ve margarin ihracatı da durduruldu.
Ayçiçeğine ikame olabilecek soya, palm yağı, ayçiçeği tohumu, aspir veya pamuk tohumu yağları, rep, kolza, hardal yağı ile diğer bitkisel sabit katı ve sıvı yağlarda (jojoba yağı hariç) ise gümrük vergileri sıfırlandı.
İhracat kısıtlanırken, ithalatın devamı için gümrük vergileri sıfırlandı. Türkiye, 2022 yılının ilk 10 ayında tarım ve gıda sektöründen 20,2 milyar dolar ihracat, 17 milyar dolar ithalat gerçekleştirdi. Hayvan yemi, bitkisel yağ, buğday(un) yılın ilk 10 ayında en fazla ithalatı yapılan ürünler oldu.
BUĞDAY, ARPA, ÇAVDAR, YULAF VE TRİTİKALE’DE ÇİFTÇİYE EK DESTEK VERİLDİ.
AYÇİÇEĞİ ÜRETİMİNDE BAZI İLLER DE DESTEK KAPSAMINA ALINDI
Rusya- Ukrayna savaşının tarım sektöründe yeni riskler yaratmasının ardından yerli üretimi arttırmak için çiftçiye ek destekler açıklandı.
Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı kararıyla; buğday, arpa, çavdar yulaf ve tritikalede bir defaya mahsus dekara 50 lira ek girdi ödenmesi ile ayçiçeği üretiminde 4 ilde 7 bölgeye daha destek verilmesi kararlaştırıldı. Karar, özellikle ayçiçeğinde ekim alanlarını, hububatta ise üretimi arttırmak amacıyla alınmıştı.
ZEYTİNLİKLER MADENCİLİĞE AÇILDI
Zeytinlik alanların enerji üretim amaçlı maden sahasına dönüştürülmesine ilişkin Maden Yönetmeliğinde değişiklik yapılmış, yapılan değişiklik ile elektrik üretim amaçlı maden sahaları için zeytinliklerin katline izin çıkmıştı.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın “kamu yararı” diyerek yönetmelikte yaptığı değişiklikle, Maden İşleri Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen çalışma takvimi içerisinde zeytin sahası madencilik faaliyeti yürütülecek kısma taşınacak, sahada yürütülecek madencilik faaliyetleri için geçici tesisler inşa edilecek ve zeytin ağaçlarının taşınmasının olanaklı olmadığı durumlarda da yine madenciliğe izin verilecekti.
Zeytinliklerin yok olmasının önünü açan karar kamuoyunda büyük bir infial yaratınca, yönetmelik değişikliğine Danıştay engeli geldi. Danıştay, zeytinliklerin yok olmasının önünü açan yönetmeliği “kanuna aykırı” hükümler gerekçesiyle durdurma kararı aldı.
Ancak zeytinlikler maden sahalarına açılmaktan yine kurtulamadı, AK Parti’nin TBMM’ye sunduğu yeni torba kanun teklifi ile “zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasına” imkan tanıyan düzenleme bir kez daha Meclis gündemine getirildi. Ve yine gelen tepkilerin üzerine Zeytinliklerin madene açılmasına ilişkin düzenleme bir kez daha Meclis’ten geri döndü, zeytinle ilgili madde yasadan çıkarıldı.
TEMEL GIDA ÜRÜNLERİNDE KDV YÜZDE 8’DEN YÜZDE 1’E DÜŞÜRÜLDÜ
İki yılı aşkın süredir gıda enflasyonu ile mücadele eden Türkiye gıda fiyatlarını düşürmek için başta polisiye tedbirler olmak üzere birçok yönteme başvurdu.
Hatırlanacağı üzere PTT’nin yağ, un satışından Tarım Kredi Kooperatif marketlerinin sayısının artırılmasına; zincir marketlere cezadan zabıta ekiplerince market denetimlerine kadar gıdanın raftaki fiyatını düşürmek için çözümler arandı. Ancak çözüm arayışları sırasında başta akaryakıt, enerji, gübre ve yem gibi kalemler olmak üzere girdi maliyetleri ve sonucunda üretici enflasyonu görmezden gelindi.
Gıda fiyatlarının üretici-market arasındaki süreçte katlanmasına büyük oranda neden olan tedarik zinciri ve hal yasası gibi konular tartışmadan öteye gidemedi. Yükselen gıda fiyatlarına bir müdahale Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “KDV sistemini sadeleştirme programı kapsamında, temel gıda ürünlerinde yüzde 8 olan KDV’yi yüzde 1’e indirildiğini” açıklamasıyla geldi. Ancak daha KDV uygulaması yürürlüğe girmeden, marketlerin raf etiketleri yükseldi. Vatandaşların temel gıdaya erişimi kapsamında KDV indirimi olumlu karşılasa da gıda fiyatları değil düşmek yükselmeye devam etti. Çözüm önerileri arasında sabit fiyat uygulaması da konuşuldu.
Ramazan ayı öncesi, gıdada fahiş fiyatların önüne geçebilmek ve enflasyonla mücadele edebilmek için iddialara göre AK Partili kurmaylar Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a temel tüketim maddelerinin fiyatlarını yılsonuna kadar sabitleyecek bir sistem önermiş ve bu öneriye göre sık tüketilen 20 tüketim maddelerinin fiyatları yılsonuna kadar sabitlenmesi gündem olmuştu. Ancak sabit fiyat konusu uygulamaya alınmadı.
HAZİNE FAİZ DESTEKLİ TARIMSAL KREDİLERDE ÜST LİMİT YÜKSELTİLDİ
2022 yılında yükselen enerji maliyetleri sebebiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan, çiftçilere sulama, enerji ve kredi konusunda yeni destekler verileceğini açıklamıştı.
Erdoğan’ın açıklamasının ardından 6 Nisan’da Resmi Gazete kararıyla, Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri tarafından tarımsal üretimde düşük faizli yatırım ve işletme kredisinde üst limitlerde yüzde 50 ile yüzde 230 oranlarında artışlar yapıldı.
Sulama birliklerine güneş enerjisi sistemi ile sulama yatırımı yapacaklara düşük faizli kredi verilmesi kararlaştırıldı. Sığır yetiştiriciliği kredi limiti 40 milyon liraya, damızlık düve yetiştiriciliğinde 20 milyon liraya, büyükbaş hayvan besiciliğinde ise kredi limiti 20 milyon liraya çıkarıldı.
“UZUN KUYRUKLAR OLUŞUYORDU, ZAM YAPTIK” DİYEN ESK GENEL MÜDÜRÜ GÖREVDEN ALINDI
Adeta zamların yılı olan 2022’de Et ve Süt Kurumu Genel Müdürü Osman Uzun’un et zammıyla ilgili ilginç bir açıklama yapmış ve gündem olmuştu. Açıklamanın ardından gelen tepkiler üzerine ESK Genel Müdürü, görevden oldu.
ESK Genel Müdürü Uzun, ESK’nın et zammına ilişkin, Nasıl Bir Ekonomi yazarı Ali Ekber Yıldırım’a verdiği demeçte, piyasadan yüzde 66 daha ucuza et sattıkları için uzun kuyruklar oluştuğunu bu zammın kaçınılmaz hale geldiğini söylemişti.
Uzun’un, “çok uzun kuyruklar oluşuyordu, bu nedenle fiyatı artırdık” açıklaması sonrası, Uzun ile Yönetim Kurulu Üyeleri Zekeriyya Erdurmuş, Hasan Hüseyin Aydemir ve Sezai Aydın’ın görevden alındı.
TÜRKİYE’NİN ÇABA VE DESTEKLERİYLE “TAHIL KORİDORU” AÇILDI
Rusya – Ukrayna savaşının başladığı gün itibariyle ciddi bir diplomasi trafiği yürüten Türkiye, iki tarım ülkesindeki tahılların küresel pazara arzı konusunda da büyük gayret sarf etti. Bu kapsamda “Tahıl Koridoru” olarak adlandırılan tahılları ve tarım ürünlerini taşıyan gemilerin limanlardan güvenli çıkışını sağlayacak hat oluşturulması için çalışmalar başlatıldı. Türkiye’nin arabuluculuğuyla Birleşmiş Milletler, Rusya ve Ukrayna arasında imzalanan ve savaş bölgesinde sıkışıp kalan tahılın sevkiyatını İstanbul’dan idare edecek koordinasyon ofisi açıldı.
Tahıl Koridorunun açılmasıyla birlikte, 1 Ağustos-25 Aralık arasında 585 gemiyle Ukrayna limanlarından 15 milyon 80 bin ton tahıl taşındı. Gemilerdeki toplam tahılın yüzde 15’i Türkiye’ye, yüzde 12’si Afrika’ya, yüzde 29’u Asya’ya, yüzde 44’ü Avrupa’ya taşındı. En fazla tahıl 2 milyon 891 bin 117 ton ile İspanya’ya taşındı. İspanya’yı, 2 milyon 247 bin 564 ton ile Türkiye, 2 milyon 162 bin 210 ton ile Çin takip etti.
GÜBRE VE MAZOT DESTEĞİ AYNİ OLARAK ÖDENMEYE BAŞLADI
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, göreve geldiği gün itibariyle tarımsal desteklerde sadeleştirme vurgusu yapıyor ve stratejik ürünlere de fark ödemesi yapılacağını belirtiyordu. Tarımsal desteklerde hayvancılıkta yem, bitkisel üretim için de mazot ve gübreyi nakdi olarak değil ayni olarak üreticilere vereceklerini açıklamıştı. Bu kapsamda ödemesi öne çekilen 2022 gübre ve mazot destekleri ayni olarak ödendi.
ÇKS’ye kayıtlı, hububat üreten çiftçilerimize, 2022 yılı üretim dönemine ait mazot ve gübre destekleri, Ziraat Bankası kartlarına yüklendi.
TARIMSAL GİRDİLER VE ÜRETİCİ ENFLASYONUNDA ARTIŞ SÜRDÜ, GIDA FİYATLARI REKORA KOŞTU
2022 yılında tarımsal girdilerde özellikle gübre, mazot ve hayvan yeminde ciddi fiyat yükselişleri söz konusu oldu. Petrol fiyatlarının son 10 yılın zirvesine çıkmasıyla çiftçinin kullandığı mazot litresi 30 liralara kadar çıktı.
2022 yılını geride bırakırken bir önceki yılın (2021) tarımsal girdi fiyatlarındaki artış ortalamasına bakıldığında yüzde 45,61. Ancak, 2022 eylül ayı itibariyle tarımsal girdilerde yıllık ortalama artış yüzde 138,15. Yani girdilerdeki artış geçen yıla göre ikiye katlanmış durumda, üstelik gübre, mazot ve enerjide bu artışlar yüzde 200’lerin üzerinde.
Tarımda üretici enflasyonu geçen yıl ortalama yüzde 36,39 iken, 2022 kasım ayı itibariyle Tarım-ÜFE yıllık %169,45’e ulaştı. Bu yıl, tarım ürünleri üretici fiyatları hiç olmadığı kadar yüksek seviyelerde.
Hal böyle olunca gıda fiyatlarında da en yüksek artışın görüldüğü yıl oldu “2022”.
2021 yılında gıda fiyatlarındaki ortalama yüzde 43,80’lik artış, 2022 yılı kasım ayı itibariyle yüzde 102,55’e yükseldi. Gıda fiyatlarına gelen zamlar sonrası, neredeyse 2022 yılı boyunca asgari ücret açlık sınırının altında kaldı.
Bunların yanı sıra 2022 yılında besilik sığır ithalatı devam etti, 150 bin baş besilik erkek sığır ithalatına izin verildi. “Sözleşmeli Besicilik Projesi”ni hayata geçirildi. Trakyalı çiftçiler ayçiçeğinde çayır tırtılı ile mücadele etti.
Her yıl olduğu gibi arazi kiralama konusu bu yıl yine gündeme geldi. Tarım Bakanlığı, Amerika ve Afrika ülkelerinin içinde bulunduğu 10 ülkede tarım amaçlı arazi kiralamak için çalışma başlattı.
Yazan: Gazeteci Merve Ekinci