Daha Fazla Gör

    Son Yazılar

    AVRUPA’NIN ÇİFTÇİ EYLEMLERİYLE İMTİHANI

    Avrupa’da 2023 yılının son günlerinde başlayan çiftçi eylemleri giderek artıyor. Peki Avrupa çiftçisi ne istiyor?

    Almanya, Fransa, Belçika, Hollanda, Polonya, Romanya, Litvanya, İtalya, İspanya, Yunanistan, Macaristan ve ayrıca Hindistan…

    Avrupa’nın hemen hemen her ülkesinde farklı günlerde çiftçi eylemlerini görmek mümkün. Peki Avrupa çiftçisi ne istiyor? Bu sorunun yanıtından önce gelin hangi ülkede neler yaşandı ve çiftçiler neler yaptı ona bir göz atalım?

    ALMANYA’DA ÇİFTÇİLER BAŞKENT SOKAKLARINDA

    Almanya’da çiftçiler, koalisyon hükümetinin tarım sektöründeki vergi ayrıcalıklarını kaldırma planını traktörleriyle protesto etti.

    Berlin’e traktörleriyle gelen 3 binden fazla çiftçi “Çok fazla, çok fazla! Artık bitti!” sloganıyla Brandenburg kapısı önünde toplanarak konvoy oluşturdu.

    Alman koalisyon hükümetinin tarımsal dizel sübvansiyonunun kaldırılmasını ve planlanan araç vergisi muafiyetini protesto eden çiftçiler, istekleri karşılanmazsa ocak ayından itibaren “büyük protestolara” başlayacaklarını belirtti.

    Alman Çiftçiler Birliği Başkanı Joachim Rukwied, protestoda yaptığı konuşmada, Alman koalisyon hükümetinin tarıma yönelik vergi indirimlerinin kaldırılmasını sert bir şekilde eleştirerek, “Bunu kabul etmeyeceğiz.” dedi.

    Vergi indirimlerinin kaldırılmasını çiftçilere “savaş ilanı” olarak niteleyen Rukwied, hükümetin geri adım atmaması halinde yeni protesto gösterileri düzenleyeceklerini söyledi.

    Rukwied, “O halde 8 Ocak’tan itibaren ülkenin daha önce hiç yaşamadığı bir şekilde her yerde olacağız.” dedi.

    Bu arada, binlerce traktörün başkent merkezine girmesi nedeniyle trafik de felç oldu.

    GIDA PERAKENDE FİYATLARINI BELİRLEYEN 4 BÜYÜK ŞİRKET VAR

    Almanya Özgür Çiftçiler Derneği’nden Reinhard Jung, Alman çiftçilerin tarıma tek taraflı yük olan vergilerin artırılmasını kabul etmediklerini belirtti.

    Jung, “Üstelik, üretim kısıtlamaları, aşırı regülasyon ve fiyatlarımızı aşağı çeken tarımsal ithalatla karşı karşıya bulunuyoruz. Hükümet vergilerle bize yük oluyor ancak para kazanmak için daha fazla imkan vermiyor. Bu ek yükü müşterilerimize aktaramıyoruz. Çünkü biz çiftçiler, ürünlerimizi satın alan tekeller tarafından alanlarda kısıtlanmış durumdayız.” diye konuştu.

    Gıda perakendecilikte fiyatları belirleyen 4 büyük şirket olduğunu vurgulayan Jung, “Alman hükümeti, tekellerin gücüne ve ithalatın fiyat baskısına karşı katma değerimizi güçlendirecek hiçbir şey yapmıyor. Ancak vergileri istiyorlar. Bu olamaz. Bundan dolayı bunu reddediyoruz. Biz çiftçiler gelir vergisi ödemek istiyoruz, ancak üretimimizi pahalılaştıran ve ekonomik olmaktan çıkaran vergileri vermek istemiyoruz.” ifadesini kullandı.

    Protestoya katılan ve isminin Leo olduğunu söyleyen genç bir çiftçi de hem çiftçilik yaptığını hem de üniversiteye gittiğini belirterek, yakıt fiyatlarını pahalı hale getiren hükümeti protesto etmek için toplandıklarını söyledi.

    FRANSA’DA BİNLERCE ÇİFTÇİ TRAKTÖRLERİYLE EYLEM YAPTI

    Fransa’da başta başkent Paris ve çevresi olmak üzere birçok bölgede çiftçiler traktörleri ile eylem yaptı.

    Paris’in giriş-çıkışındaki güzergahlarda traktörleri ile yolları kapatan çiftçiler, hükümetten taleplerine yönelik etkili adımlar gelinceye kadar eylemlerini sürdüreceğini bildirdi.

    Polis kaynakları, ülke genelinde 5 binden fazla tarım makinesi ile 10 bine yakın çiftçinin eyleme katıldığını bildirdi.

    Hükümetin tarım politikasını protesto eden çiftçiler, valiliğin önüne traktörleriyle saman ve toprak döktü, traktör lastikleri bıraktı.

    Çiftçiler, Agen’de uluslararası fast food zincirinin şubesinin içine de saman bıraktı.

    Aynı kentteki bir çiftçi, Avrupa Birliğinin (AB) bayrağını yaktı.

    Güneydeki Bordo kentinde ise çiftçiler traktörleriyle Aquitaine köprüsünü trafiğe kapattı.

    ÇİFTÇİ SENDİKASINDAN HÜKÜMETLE MÜZAKERELERE DEVAM EDİYORUZ AÇIKLAMASI

    Ülkenin en büyük çiftçi sendikası FNSEA’nın Başkanı Arnaud Rousseau, Başbakan Attal’ın krize yönelik önlemler almada “gönüllü” göründüğünü ifade etti. Rousseau, eylemlerin hükümet üzerinde istenen baskıyı oluşturması için çiftçilerin şiddet ve aşırılıktan uzak durmalarını istedi.

    Rousseau, çiftçilerin “eve dönmesinin” hükümetin atacağı somut adımlara bağlı olduğunu ve müzakerelerin sürdüğünü belirtti.

    BELÇİKA’DA ÇİFTÇİLER AB ZİRVESİNİ PROTESTO ETTİ

    Belçika’da çiftçiler, artan maliyetler, AB’nin çevre politikaları, ucuz ithal ürünlerin ülkeye girişi ve yeteri kadar teşvik alamamaktan şikayetçi.

    Belçika’nın başkenti Brüksel’de hükümetin tarım politikalarını protesto eden çiftçiler, Avrupa Birliği Liderler Zirvesi öncesinde traktörleriyle AB kurumlarının olduğu kent merkezinde yolları kapatarak trafiği felce uğrattı.

    Çiftçilerin lastik yakarak sürdürdüğü eylem sırasında bir grup, Avrupa Parlamentosu binasının kapısını yumurta yağmuruna tuttu.

    Çiftçiler beraberlerinde getirdikleri samanları burada yakarken, polisle eylemciler arasında zaman zaman arbede yaşandı.

    İSPANYA’DA KIRSAL KESİM BIKMIŞ DURUMDA

    Avrupa geneline yayılan çiftçi eylemleri İspanya’da da sürerken ülkenin en büyük çiftçi sendikası ASAJA, “Kırsal kesim bıkmış durumda” dedi.

    İspanya’da da çiftçiler ülkenin bazı ana otoyollarını trafiğe kapatarak yüksek maliyetler, bürokrasi ve “AB üyesi olmayan ülkelerden gelen rekabeti protesto eden” diğer Avrupa ülkelerindeki meslektaşlarına katıldı.

    İspanya’nın en büyük çiftçi sendikalarından biri olan ASAJA’nın başkan yardımcısı Donaciano Dujo, ulusal yayın kuruluşu TVE’ye yaptığı açıklamada “Farklı tonlarda da olsa, Avrupa Birliği’nin tamamında aynı sorunları yaşıyoruz” dedi.

    Trafik yetkilileri, ASAJA ve diğer grupların, perşembe gününden itibaren protesto çağrısında bulunduklarını ancak bugün, birçok çiftçinin traktörleriyle yollara çıktığını ve güneydeki Sevilla ve Granada’dan Fransa sınırı yakınlarındaki Girona’ya kadar ülke genelinde trafiğin kilitlendiğini söyledi.

    Dujo, “Kırsal kesim bıkmış durumda” diye konuştu.

    İTALYAN ÇİFTÇİLER ROMA’DA AB’NİN TARIM POLİTİKALARINI PROTESTO ETTİ

    İtalya’da haftalardır Avrupa Birliğinin (AB) tarım politikalarını, artan üretim maliyetlerini ve sektöre yönelik desteklerin kesilmesini protesto eden çiftçiler, seslerini hükümete duyurmak üzere başkent Roma’da miting düzenledi.

    Başkentin yakınlarında kamp kuran çiftçiler, 10 kadar traktörle yeniden şehre girerek, antik Roma döneminden kalma eski hipodrom alanı olan Circo Massimo’da bir araya geldi.

    İtalya’nın kuzeyinden güneyine ve adalarına kadar farklı bölgelerinden gelen çiftçiler ve protestoya destek veren vatandaşlardan oluşan yaklaşık 1500 kişi, taleplerine karşılık Giorgia Meloni liderliğindeki sağ koalisyon hükümetinden net yanıtlar beklediklerini ifade etti.

    Çiftçilerin temsilcilerinden Danilo Calvani, mitingde yaptığı konuşmada, “Hükümetten bir yanıt bekliyoruz. Şimdi birkaç gün dinleneceğiz ama sonra yeniden harekete geçmeye hazırız. Pes etmiyoruz.” dedi.

    Bazı çiftçiler ellerinde İtalyan bayrakları ve “Buğday altınımızdır”, “Bu bizim işimiz, hobimiz değil” yazılı dövizler taşırken, miting alanında “Rusya’ya karşı savaşa para göndermeyi durdurun. Çiftçilere yardım edin” yazılı pankart da dikkati çekti. Miting sırasında Başbakan Meloni ve Tarım Bakanı Francesco Lollobrigida’ya tepki gösteren sloganlar atıldı.

    POLONYALI ÇİFTÇİLER AB TEMSİLCİLİĞİNE YUMURTA ATTI

    Polonya’nın aşağı Silezya bölgesinde bin çiftçi, bölgenin idari merkezi olan Wroclaw kentinde protesto gerçekleştirdi. Ukrayna’dan ucuza ithal edilen tarım ve gıda ürünleri ile karbon salınımını yüzde 50 azaltmayı hedefleyen Avrupa Yeşil Mutabakatı nedeniyle bitme noktasına geldiklerini belirten çiftçiler, 500 traktör ve diğer araçlarıyla kent merkezine girdi. Şehir trafiğinde büyük aksamaya yol açan çiftçiler, Widok sokağındaki AB Temsilciliği’nin önünde toplandı. AB’ye yönelik taleplerin okunduğu protestoda çiftçiler AB binasını yumurta yağmuruna tuttu. Organizatörler bazı çiftçilerin maytap, meşale, havai fişek gibi patlayıcı maddeler kullanmaya başlamasıyla protestoyu sonlandırdı, ancak çiftçiler yine de dağılmadı. Polis, Teatralna ve Kazimierza Wielkiego sokak arasında kalan kısmı trafiğe kapattı. Çiftçiler ayrıca Wroclaw Valiliğinin önüne koydukları saman balyaları ve lastikleri de ateşe verdi.

    YUNANİSTAN’DA ÇİFTÇİLER YOL KAPATTI

    Yunanistan’da çiftçiler, tarım sektöründeki artan sorunlara dikkati çekmek amacıyla başlattıkları protestolar kapsamında Atina-Selanik yolunu kapatarak araç trafiğini durdurdu.

    Çiftçiler, 6 Şubat’ta düzenledikleri toplantıda protestoları sürdürme kararı alarak, ülke genelinde kapattıkları yollarda uzun kuyrukların oluşmasına neden oldu.

    Bazı yollarda ateş yakan çiftçiler ile polisler arasında zaman zaman gerginlikler yaşandı.

    Göstericilerden gazetecilere açıklama yapan bir kişi, “Son 30 yılda hiçbir şey değişmedi. Maalesef hükümetin duyarsız olduğunu ve vaatlerin bizim taleplerimizden çok uzak olduğunu görüyorum.” dedi.

    Talepleri karşılanana kadar mücadelelerine devam edeceklerini belirten çiftçi, hükümetin şu ana kadar bir planının olmamasının da üzücü olduğunu söyledi.

    Çiftçiler, haftaya başkent Atina’da Parlamento binasının da bulunduğu Sintagma Meydanı’nda traktörlerle gösteri yapmayı planlıyor.

    Yaklaşık 4 haftadır gösteri düzenleyen çiftçiler, zarar gören mahsulleri için kendilerine tazminat ödenmesi, elektrik tarifelerinde indirim, hayvan yetiştiricilerine yem ve malzeme alımı desteği gibi taleplerde bulunuyor.

     

    HİNDİSTAN’DA ÇİFTÇİLER TARIM YASALARININ KALDIRILMASINI İSTİYOR

    Hindistan’da yeni tarım yasalarının kaldırılmasını isteyen çiftçiler, Parlamento yakınlarında protesto gösterisi düzenledi.

    Geçim kaynaklarını tehdit edeceğini ve büyük şirketlere fayda sağlayacağını düşündükleri yeni tarım yasalarına karşı çıkan yüzlerce çiftçi, Kasım 2020’den bu yana başkent Yeni Delhi’nin dışındaki otoyollarda kamp kurarak yasaların yürürlükten kaldırılması için eylem yapıyor.

    Tartışmalara neden olan üç yeni tarım yasasını protesto eden çiftçiler, yasaların yürürlükten kaldırılması yönündeki taleplerini yenilemek için Parlamento yakınlarında yeni bir eylem başlattı.

    Tarım yasalarının yürürlükten kaldırılması için hükümet üzerinde baskı kurmak isteyen 200 çiftçiden oluşan grup, Yeni Delhi merkezindeki Jantar Mantar protesto alanına polis eşliğinde geldi.

    Çiftçilerin doldurduğu protesto alanı, bu hafta başlayan “muson oturumlarının” yapıldığı Parlamentonun yakınında bulunuyor.

    Çiftçi protestocuların lideri Sukhdev Singh Kokri, protestonun muson oturumları bitene kadar her gün yapılmaya devam edeceğini söyledi.

    Yeni protestolar, nisan ayında başlaması beklenen seçimler öncesinde başladı. Hindistan’da çiftçiler, sayılarının çokluğu nedeniyle ülkede siyasi ağırlığa sahip. Hükümet rakamlarına göre Hindistan’ın 1,4 milyar nüfusunun üçte ikisi, geçimini tarımdan sağlıyor.

    AVRUPA ÇİFTÇİSİ NE İSTİYOR?

    Protestoların sebebi ülkeden ülkeye farklılık gösterebiliyor ancak ortak nedeni ise “enerji ve maliyetlerdeki fiyat artışları” olarak dikkat çekiyor. Medya kuruluşları, protestoları “net sıfır isyan” olarak tanımlayarak Avrupa Yeşil Mutabakatı sonrası getirilen “yeşil” kurallara karşı yapıldığını belirtti. Ancak, isyanın nedeni sadece bu değil. Protestoların nedenleri;

    İklim krizi

    Avrupa Yeşil Mutabakatı

    Güney Amerika Ticaret Anlaşması

    Aralık ayında Alman hükümeti ülkenin 2024 bütçesindeki 17 milyar avroluk açığı kapatmak için sübvansiyonları ve harcamaları azaltma planlarını duyurdu. Bu planlar arasında tarımsal sübvansiyonların kesilmesi ve vergi indirimleri de bulunuyordu. Bu da çiftçi protestolarının patlamasına neden oldu. O zamandan bu yana, AB genelindeki diğer çiftçiler de sokaklara çıkmaya başladı.

    AB’li çiftçilerin gündeme getirdiği sorunlar arasında düşen satış fiyatları, artan maliyetler, ağır düzenlemeler, güçlü ve otoriter perakendeciler, borç yükü, iklim krizi, nadasa bırakma ve ucuz ithalat yer alıyor.

    Protestocuların endişeleri arasında ucuz ithalatın neden olduğu rekabet, artan enerji ve gübre maliyetleri ile çevreci kurallar bulunuyor.

    İTHALAT NEDEN SORUN OLUYOR?

    AB’nin Rusya’nın işgalinden bu yana Ukrayna’dan yoğun ithalat yapması, kota ve vergi muafiyeti gibi politikalar yerel çiftçileri olumsuz etkiliyor.

    Ayrıca, AB ile Güney Amerika bloğu Mercosur arasında yapılan ticaret anlaşması müzakerelerinin yeniden başlaması, özellikle şeker, tahıl ve et gibi sektörlerde haksız rekabete yol açabilecek endişeleri artırıyor.

    Bu durum, yerel çiftçilerin rekabet gücünü zayıflatıyor. İthal edilen ürünlerin AB’nin çevresel standartlarını karşılamaması, Avrupa fiyatlarına baskı yapmasını ve yerel çiftçilerin ithalata karşı hoşnutsuzluğunu da artırıyor.

    Avrupa Komisyonu ise bir adım atmak için en hassas ürünler olan tavuk, yumurta ve şeker ile ilgili Ukrayna’dan tarım ithalatını sınırlamak adına “acil fren” getirilmesini önerdi ancak üreticiler, miktarın hala çok yüksek olduğunu dile getiriyor.

    NADAS ARAZİSİ NEDEN SORUN?

    Çiftçiler ayrıca tarım arazilerinin yüzde 4’ünün nadasa bırakılması zorunluluğu gibi yeni AB sübvansiyon kurallarına da itiraz ediyor. Fransız çiftçiler, hükümetlerinin uygulamayı fazla karmaşık hale getirdiğini söyleyerek aşırı bürokrasiyi eleştiriyor.

    Dizel yakıt da protestonun bir diğer sebebi.

    Almanya ve Fransa gibi AB’nin en büyük tarım üreticilerinde, çiftçiler tarımsal dizel üzerindeki sübvansiyonların veya vergi indirimlerinin sonlandırılması planlarına karşı çıktı. Yunan çiftçiler ise dizel üzerindeki verginin azaltılmasını istiyorlar.

    AB KOMİSYONU PESTİSİT KULLANIMINI AZALTMA PLANINDAN VAZGEÇTİ

    Avrupa’da çok sayıda ülkede çiftçi protestoları devam ederken Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’den sürpriz bir açıklama geldi. Leyen, çiftçi protestolarının ardından tarım ilacı (pestisit) kullanımını yüzde 50 azaltma planından vazgeçildiğini bildirdi. Söz konusu plan, Avrupa’nın gıda sistemini daha sağlıklı ve çevre dostu bir hale getirmek için üye ülkelerde tarım ilacı kullanımının azaltılmasını içeriyordu.

    Von der Leyen, Strazburg’da gerçekleştirilen Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurul oturumunda çiftçilerin sorunlarına ilişkin konuştu.

    Komisyon’un 2 yıl önce kimyasal bitki koruma ürünlerinin risklerini azaltmak amacıyla bir teklif hazırladığını anımsatan von der Leyen, bu teklifin kutuplaşmaya neden olduğunu belirtti.

    Von der Leyen, 2030 yılına kadar yasal olarak bağlayıcı biçimde pestisit kullanımını yüzde 50 oranında azaltma planının AP tarafından reddedildiğini ve üye ülkelerin temsil edildiği Konsey’de de artık bir ilerleme sağlanamadığını hatırlatarak Komisyon’un söz konusu düzenleme teklifini geri çekeceğini ifade etti.

    Söz konusu plan, Avrupa’nın gıda sistemini daha sağlıklı ve çevre dostu bir hale getirmek için üye ülkelerde tarım ilacı kullanımının azaltılmasını içeriyordu.

    Bu çerçevede, AB ülkeleri, 2030 yılına kadar yasal olarak bağlayıcı biçimde kimyasal pestisit kullanımını yüzde 50 azaltacaktı.

    MACRON: AVRUPA’DA TARIM BÜYÜK BİR KRİZLE KARŞI KARŞIYA

    Brüksel’de düzenlenen protestoların ardından Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ise Avrupa’nın tarım sektörünün büyük bir krizle karşı karşıya olduğunu kabul etti. Hedefte olan gıda devleri ile süpermarketlerin çiftçilere adil fiyatlar ödemesini sağlamak için AB’nin “köklü” bir tarım reformu yapması gerektiğini vurguladı.

    FRANSA BAŞBAKANI: PROTESTOLAR BİTERSE 100 MİLYON AVROLUK FON ÇİFTÇİLERE VERİLECEK

    Fransa’nın yeni seçilen Başbakanı Gabriel Attal ise protestoların bitmesi halinde yaklaşık 100 milyon avroluk bir fonu çiftçilere vereceğini söylese de bunun çok yetersiz olduğu biliniyor.

    Bununla beraber Attal, hem çiftçi hem de tüm Fransızların hayat kalitesini düşüren bürokrasiyi azaltmak için reform yapılması gerektiğini belirterek “Günlük hayatımızdaki prosedürler ve karmaşıklıklar nedeniyle her yıl 60 milyar avro kaybettiğimiz tahmin ediliyor” ifadelerini kullandı.

    Almanya ve Fransa gibi Avrupa’nın en büyük iki tarım ülkesinde çiftçilerin protestolarının ardından mazota yönelik sübvansiyonların ve vergi indirimlerinin sona erdirilmesi planının askıya alınması gündemde.

    Avrupa Komisyonu protestolardan sonra kümes hayvanları, yumurta ve şeker için bir ithalat kısıtlaması ve Ukrayna’dan tarımsal ithalata sınırlamayı önerse de çiftçiler kısıtlamanın yeterli olmayacağı görüşünde.

    PROTESTOLAR DAHA DA BÜYÜR MÜ?

    İklim değişikliği; çiftçilerin su kıtlığı, toprak erozyonu ve aşırı hava olayları gibi zorluklarla mücadele etmesine neden oluyor. Tarım, ekonomik bir sektörden öte ulusal güvenlik ve sürdürülebilirlik açısından da önemli. Ancak Ukrayna-Rusya savaşı, tarımsal ürünlerde enerji tedariğini riske atıyor. Artan enerji fiyatları ve jeopolitik belirsizlik, çiftçi protestolarını daha çok etkiliyor.

    Muhafazakar ve aşırı sağcı politikacılar çiftçilerin güvenliğini ve istikrarını yeniden tesis etme sözü veriyorlar. Ancak, Ukrayna-Rusya savaşıyla birlikte ortaya çıkan jeopolitik gelişmeler ve artan enerji fiyatları, Brüksel’deki lobilerin etkisi, artan bürokratik prosedürler ortadan kalkmadan protestolar son bulmayacak gibi görünüyor.

    Son Yazılar

    Önerilen Yazılar

    ×
    ×