Tarım Haberleri: CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO) değerlendirmelerine atıfta bulunarak, dünyada artan gıda fiyatlarının Türkiye’ye olası etkilerini gündeme taşıdı.
Gürer, “Son aylarda dünya genelinde gıda fiyatlarında ciddi artışlar yaşanıyor. Bu durumun Türkiye’ye yansımaları kaçınılmaz olacak.” dedi.
“BAZI ÜRÜNLERDE İHRACATÇIYIZ, ANCAK TEMEL GIDA MADDELERİNDE İTHALATA BAĞIMLIYIZ”
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın Türkiye’nin bir tarım ihracatçısı olduğu yönündeki açıklamalarını değerlendiren Gürer, fındık, kayısı, narenciye ve domates gibi ürünlerde Türkiye’nin güçlü bir ihracatçı konumunda olduğunu ancak temel gıda maddelerinde aynı başarıyı sağlayamadığını vurguladı.
Gürer, “Türkiye, ayçiçeği, buğday, mercimek gibi pek çok temel üründe ithalata bağımlı hale geldi.” ifadelerini kullandı.
AYÇİÇEĞİNDE YETERSİZLİK ALARMI
Türkiye’nin ayçiçeği üretiminde kendi kendine yeterlilik oranının yalnızca %52 olduğunu belirten Gürer, “Ürettiğimiz kadar tüketiyoruz, ancak tüketimimizi karşılamak için aynı miktarda ithalat yapıyoruz. Bitkisel yağ ihtiyacımızı büyük ölçüde yurt dışından karşılıyoruz” dedi. Gürer’in paylaştığı verilere göre, Türkiye’nin diğer temel ürünlerdeki yeterlilik oranları da alarm verici boyutlarda:
- Pirinçte %75,
- Kuru fasulyede %92,
- Mısırda %86,
- Soya fasulyesinde yalnızca %5,2.
BUĞDAY VE PAMUK İTHALATI DİKKAT ÇEKİYOR
Buğday ve arpa gibi ürünlerde %90’ın üzerinde yeterlilik sağlanmasına rağmen ithalatın sürdüğüne dikkat çeken Gürer, pamuk ithalatının ise 912 bin tona ulaştığını belirtti. Gürer, bu tabloyu “Türkiye’nin açıkça ortaya koyan bir gerçek.” olarak nitelendirdi.
“İTHALAT, RAF FİYATLARINI ARTIRIYOR”
Gürer, ithal ürünlerin yüksek maliyetlerle ülkeye girdiğini ve bu durumun raf fiyatlarına doğrudan yansıdığını söyledi:
“Dünya genelindeki gıda fiyat artışları, ithalat bağımlılığı olan Türkiye’yi daha fazla zorlayacak. Üreticilere yeterli destek sağlanmadan ve girdi maliyetleri düşürülmeden fiyatların olumlu bir şekilde tüketiciye yansıması mümkün değil. Gıda fiyatlarındaki artışlar tüketiciye ağır yükler getirecek.”
“SANAYİCİ KAZANIYOR, ÇİFTÇİ YARARLANAMIYOR”
Türkiye’nin her yıl yaklaşık 10 milyon ton buğday ithal ettiğini ve buğdayın un ile makarna olarak ihraç edildiğini belirten Gürer, bu ticaretten sanayicilerin kazanç sağladığını ancak çiftçilerin bu ihracattan faydalanamadığını dile getirdi. Gürer, “Esas olan, Türkiye’nin kendi tarımsal yeterliliğini sağlamasıdır.” dedi.
“TARIMI AYAĞA KALDIRMAK İÇİN ÇİFTÇİYİ DESTEKLEMEK ZORUNDAYIZ”
2025 yılına kadar dünyadaki gıda piyasalarında fiyat artışlarının devam edeceğini belirten Gürer, Türkiye’nin bu döneme hazırlıksız girdiğini ifade etti. Mecliste onaylanan 2025 bütçesinde çiftçilere yeterli desteğin sağlanmadığını belirten Gürer, şunları söyledi:
“Çiftçilere destek verilmeden tarımdaki sorunları çözmek mümkün değil. Girdi maliyetlerini düşürmeden ve çiftçiden düşük alım fiyatlarıyla ürün almaya devam ederek çiftçiyi üretimden uzaklaştırıyoruz. Bu durum, tarımda sorunları daha da derinleştirecek.”
ÜRETİM ALANLARINI GENİŞLETME ÇAĞRISI
Türkiye’nin tarımda kendine yeterli hale gelebilmesi için tarımsal desteklerin artırılması ve üretim alanlarının genişletilmesi gerektiğini belirten Gürer, aksi takdirde dışa bağımlılığın artmaya devam edeceğini söyledi. Gürer, “Üretici ile tüketici arasındaki makas giderek açılıyor. Bu makası kapatmanın yolu, üretimi desteklemek ve çiftçinin yanında durmaktan geçiyor.” diyerek çağrıda bulundu.

